
Eylül Saklı Gözlerinde
Belki de gözlerin biraz yeşil duruyor dünyada Bir deniz kıyısında yahut bir çocuk oyununda. Belki de bir yeşil tebessümdür dünya… Uyuyan bir liman gözlerin şimdi...
Belki de gözlerin biraz yeşil duruyor dünyada Bir deniz kıyısında yahut bir çocuk oyununda. Belki de bir yeşil tebessümdür dünya… Uyuyan bir liman gözlerin şimdi...
Kırk ikindi yağmurları gibi Sırılsıklam kirpiklerim Düşüyor damla damla gözümden düşlerim Şimdi imkanım olsa döner arkamı giderim İnan tutasım yok kendimi Elin el olaydı elime...
YILDIZSIZ BİR GECE “Kalbin ya paramparça kırılmak ya da taş gibi katılaşmak zorunda kaldığı bu dünyayı terk ediyorum.” Geriye tek bir cümle bırakmış. Sessiz sedasız...
Biz hep mağdur edilmiş anıları sofraya taşıyoruz Geçmişin ayakları deviriyor kahkahalarımızı Isınmak için kendini yakan öfke gibi doluyor bardaklar Bir küfür gibi inerken akşam üzerimize...
Hayal ettiğimle yaşadığım arasında böyle devasa bir fark olmamalıydı, dedi Zehra kendi kendine! Her zamanki gibi kafasının içindeki sesin tesirindeydi. Ne zaman yalnız kalsa çenesi...
Bir pazar sabahı mutfakta hızlıca kahvaltı hazırlıyordum. Acelem yoktu ama içimden bir ses normal bir gün olmayacağının sinyalini vermeye başlamıştı. Tezgahın üzeri yarım kalan krep...
zamanın orta yerine bıraktım çelimsizliğimi günde beş kere yıkandım yalnızlığımla hüzünbaz bir kız çocuğu gibi maziyi avuçladım tenhalarda biriktirdiğim duaları yastığımın altına doldurdum her rüyadan...
Kişiliğim, hayallerim, karakterim, bedenim dünyanın ağırlığı altında ezildi. İnsan ufacık kalınca, geri kalan her şey çok büyük geliyor. Yaralarım taze, yüzlerce yıl öncesinden kalmasına rağmen....
Gözyaşlarını silmek için gözlüğünü çıkarmak zorunda kalmıştı. Oturduğu sedirin tahtaları en ufak bir hareketinde gıcırdıyordu. O yüzden yavaşça gözlüğünü hemen camın önüne, kaç yıldır orada...
beynimde dolaşıyor fillerfiilsiz fikirleryüklemsiz hep seninle dolu öznelerbiryerlerde eziliyor ruhumnerede olduğumu bilmiyorum..bir uçurtma gibi savruluyorrüzgara ters uçuyorumbaktığında görünmeyen incecik bir ip gibisana tutunuyorumbilmiyorsun belki sen...